TATİLLERİM

Güzel bir Beyrut tatili sonrası açılan bir blog...

10 Kasım 2011 Perşembe

BEYRUT: Gidilecek & Görülecek Yerler

Binlerce yıl, üstünde neredeyse her toplumun yaşadığı, Beyrut diğer Avrupa ülkelerinden oldukça farklı. Arap denilmesinden hiç hoşlanmıyorlar, Arap değiller belki fakat benzerlikler de oldukça fazla. Hem iyi hem de kötü özellikleri var. Geceleri son derece eğlenen insanlarken, gündüzleri suratları asık, kavgacılar. Gündüz trafikte hiç bir kurala uymadan araba kullanan, 1sn sabrı olmayan korna çalan sabırsız ve düzensiz insanlar varken, gece olunca hepsi burger yemeğe giderken bile son derece şık ve rezervasyon yaptırmadan kapı dışarı çıkmayan insanlar oluveriyorlar. Tüm restaurantlar ve tüm gece kluplerine rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Hatta daha İstanbul'dan rezervasyon yaptırmanız gereken klupler var.

Downtown
Yine çok dikkat edilmesi gereken bir diğer konu ise herkesle, her yerde pazarlık edebilirsiniz. Hatta bu bir gelenek sanırım. Taksiye binmeden önce pazarlık ederseniz 10.000LL öderken, pazarlık etmeden bindiğinizde 30.000LL yani 20$ ödemek zorunda kalıyorsunuz.

Yemekler güzel fakat Avrupadan giden birine daha ilginç gelebilir. Bizim kebap mutfağımıza yakın. Humus ve diğer nohuttan yapılan mezeler çoğunlukta. Abdel Wahab ve Karam en yoğun olarak gidilen Lübnan restaurantları. Karam, Downtown'da ve çok şık. Akşam saat 11'de kapanıyor, 9'da gidip yavaş yavaş yemeğin tadına varmak şart. Abdel Wahab ise Monot Sokağının sonunda. Orada da benzer kurallar geçerli. 3 gün öncesinden rezervasyon yapılmalı yoksa yer bulmanız olanaksız. İçki dahil 60$ civarında 2 kişi yemek yersiniz.

Karam
Yemek diyince bahsetmeden geçemeyeceğim, Falafel bir efsane. Yiyebileceğiniz en ucuz yemek ve bence en lezzetlisi olmaya da aday. Bir yemek hem etsiz olup hem de nasıl bu kadar lezzetli olur. Ashrefieh'de ABC Mall'ın tam karşısında Freiha Falafel. 1 adet dürüm 2$.

Falafel Freiha

Eğer Lübnan yemeği yerken yanında da Lübnan fasılı dinlemek istiyorsanız, o zaman Corniche'in köşesindeki Cafe D'Orient mutlaka denenmeli. Saat 9:30'da fasıl başlıyor, tüm masalar Pazartesi akşamı bile çoğunlukla Lübnanlılar tarafından dolduruluyor. Belki de tek turist bizim masaydı ya da bize herkes yabancı göründü, tam emin olamıyorum. Ama hiç yabancılık çekmediğimizi ve bütün gece göbek attığımızı söylemeliyim. Yemek, meyve ve sınırsız içki 55$/kişi.

Mandaloon

Beyrut'a gittiğimiz ilk gece ise ASW'den aldığım bir öneri sayesinde Mandaloon Club'e gittik. Kapıda rezervasyon listeli bir görevli karşıladı. Çok şık giyimli 2 turist olduğumuzu anladığı için rez olmadan içeriye girmemize izin verdi. İyi ki de vermiş. Şimdiye kadar gördüğüm en gösterişli ve eğlenceli gece klubüydü. Tavanı 10m yüksekliğinde, tac mahal görünümünde ve ışıklandırılmış. Kocaman bir sahne ve sahnenin arkasında dev gibi yuvarlak bir ekran. Arkasında trompetten davulla çok sesli bir müzik eşliğinde çok şık ve güzel sesli bir bayan kendi dillerinde şarkılar söyledi. Sonra ki gösteri ise Micheal Jackson kılığında dansçılardı. Bir sonra ki ise harika bir davul şov. Aralarda Shakira, Christina Aguilera gibi müzikler ve dev ekranda klipleri döndü. Yaş ortalaması ort 30. Saat 3 gibi oradan ayrılıp, B 018 adlı klube gittik. O saatlerde dolmaya başladı, 4 gibi gayet kalablık oldu. Güneş doğarken tavanı açılan, güzel house müzik çalan bir ortam. Kapıda gördüğümüz afişlere göre Armin gibi djlerin geldiği bir gece klubü. Çok devasa değil ama küçük de denemez. Armin'de nasıl olur, onu tam bilemiyorum tabi fakat Beyrutluların kapalı yerlerde sigara içiyor olması çok kalabalık ortamlarda sıkıntı yaratabiliyor. Belki de kısa zamanda ben çok alıştım, kapalı yerde sigara yasağına.

Mandaloon

Son gece Music Hall'e gittik fakat o kadar güzel mekandan sonra gidince biraz hayal kırıklığına uğramadım desem yalan olur. Kabare tarzı bir eğlence mekanı. Şovlar çok güzel fakat çok kısa ve araları çok uzun. Aralarda dans eden insanlar şovlarda da oturmayınca sahneyi görmek iyice zorlaşıyor. Barda veya masada kişi başı 60USD (3 free drink inc) ödüyorsun. Yemek yersen ekstra. Bir tabak yaklaşık 40$ civarında. Saat 11'de şov başlıyor. Fiyatları rezervasyon sırasında söylemedikleri için gelen 100 kişiden 10 tanesi mutlaka vazgeçip, çıkıyor. Masasını beğenmeyeler de çoğunlukta. Barda oturacaksanız ve 2 kişi iseniz 1 kişilik yer alıp, 1 kişi ayakta kalırsa 60$'a kurtarabilirsiniz. Tabi pazarlık şart...

Bir gecede lokallerin takıldığı bir bara gittik. Taboo Night Club... Boş geceniz var ise uğranmalı. İçerisi yine çok şık ve insanlar düzgün. Barmen'in adı Mustafa ve çok güzel bir kokteyller yapıyor; Pearl Harbor... İçki fiyatları her yerde aynı, 15-20$ arasında değişiyor. Her yerde dolar ödeyebilirsiniz.


Gündüz DownTown'da klasik bir Lübnan tatlıcısı var. Gül şerbetli tatlıları var. Künefenin bizimkisi ile alakası yok ama bir tadına bakın derim.

Lübnan Künefesi

Hamra vasat bir yer, ama şık giyinmekten bıktım artık elimi kolumu sallayarak bara girip içki içmek istiyorum derseniz tek gidilecek yer de orası. Gemmayze'deki barların tamamı yine gayet şık giyimli insanlar için. Denemeyin bile.

Beyrut tarih açısından da oldukça etkileyici bir şehir. MÖ 6000'den günümüze her türlü millete ev sahipliği yapmış. Bir süre Osmanlı toprağı olarak bile kalmış. Ne yazık ki her gelen yıkmış ve yenisini yapmış. Muhammed Al Amin camisi bizde ki camilerden bile etkileyici. Çok büyük, tertemiz. Hemen arkasında ise bir kilise var. İçinde harika iç savaştan sonra yeni yapılmış resimler mevcut. Kilisenin altı ise müze. Müze sevmeyen bile 15 dk girip gezmeli. Kimler gelmiş geçmiş çok güzel gösteriyor. Kilisenin altından Osmanlı zamanına ait mezarlar, Roma dönemine ait yapılar ve hatta Bizanslılara ait başka bir kilise çıkmış. Kazdıkça yüzyıllarca geriye gitmişler.

Kilise & Muhammed Al Amin Camisi

İç savaş şehiri çok gerilere götürmüş. Bazı binaları o şekilde bırakmışlar, sanırım o kötü günleri hatırlamak için.


Byblos mutlaka görülmeli yakın bir şehir. Yazın çok daha eğlenceli olacağı bir gerçek. Pepe'nin Restaurant'ının önünde hiç değilse bir resim çektirin. Yemekler çok pahalı olduğu için biz denemedik ama gidenler çok memnunmuş. Zamanının Bridget Bardotları hep Pepe'e gidermiş yemeğe. Duvarlarında ünlüler ile resimleri varmış Pepe'nin.

Jeita mağarası ise şu anda World 7 Wonders sıralamasında 13. sırada. Çok etkileyici mutlaka görmeden gelinmemeli.

Lady of Harisi gitmek ilginç olabilir. İç savaştan kaçan insanlar burada yeni bir şehir kurmuş ve bu heykelden aşağıya bakınca tüm şehri görbiliyorsunuz. Teleferikle oradan aşağı iniş ve yukarı çıkış var. Evlerin arasından geçiyorsun. Oldukça yakınından, camdan içeriye bakabiliyorsun.

Lady of Harisi

Baalbek'e yolculuğumuz ise bir o kadar maceralıydı. Bizim gittiğimiz gibi gidin diyemeyeceğim fakat halkın çoğunluğunu görüp tanımak isterseniz tek yol mini vanlar ile yolculuk. Cola station'dan kalkan bu araçlar 6000LL'e (yak 4$) Baalbek şehrine kadar seni götürüyor. Yalnız yollarda arapça yazılı, üzerinde gerip insan resimleri asılı dev afişler var. Biz kim olduklarını sormaya korktuk zaten İngilizce bilen kimseye de rastlamadık. 2 saatlik yolculuğa rağmen Baalbek muhteşem bir yer. Roma döneminden kalmış devasa büyüklükte tapınaklar var. Oradan alınan bazı sütünların Ayasofya'a getirilip, Ayasofyanın inşasında kullanıldığını söylediler. İnanmayanlar var tabi. Girşte Hizbullah tshirt'ü satan sokak satıcıları mevcut. İçeriye giriş normalde 12000LL, pazarlık sonucu 7000LL'e girebiliyorsunuz.

Baalbek

Son olarak uçak saatlerinden ve gidiş koşullarından bahsetmek gerekirse, arap ülkesi diye korkup tur ile gitmenize hiç gerek yok. Pegasusun Cuma akşamı saat 20.30 gibi kalkan bir uçağı var. Dönüşlerde Pazar veya Pazartesi sabah erken yapılabilir. Uçuş 1.5 saat sürüyor, yani pegasus güzel değil Türk hava yolları olsun diyene kadar inmiş oluyorsunuz zaten. Zamanına bağlı değişir tabi ortalama fiyat 400-500 TL arası.

Trip advisordan otel için mekan araştırması yapılabilir. Bizim kaldığımız otelden Gemmayze ve DownTown'a 15dk'da yürünüyordu. Taksi ile 10.000LL (7$) tutuyor. Alexandre Hotel, Ashrafieh.